09:00 - 20:00
OfisAy Palas Rezidans Hoşnudiye Mahallesi 732. Sokak N: 34 D: 37 Tepebaşı / ESKİŞEHİR
Bizi Takip Edin

Çocuklarda Tablet, Telefon ve Bilgisayar Kullanımı

Herkese merhabalar, ben Psikolog Enes DİNÇER Bu yazımızda sizlerle çocuklarda tablet, telefon ve bilgisayar kullanımı hakkında konuşacağız.

Günlük yaşamda kullanımı giderek artan teknolojik ürünler ve internet; kültürel yapıyı, aile ilişkilerini, eğitim sistemini etkileyerek, özellikle de çocuklarda bazı duygusal ve davranışsal sorunlara neden olabilmekte. Bağımlılık denilince akla her ne kadar sigara, alkol gibi madde bağımlılıkları gelse de, özellikle teknolojinin kolay erişilebilir olması her yaş grubunda bilgisayar ve internet bağımlılığı riskini giderek artmakta. Ancak erişkinlere kıyasla çocuk ve ergenler dürtü kontrolünde daha fazla zorluklar yaşadığından dolayı bağımlılık riski daha da artıyor. Tabi ki çocukların teknoloji ile kurdukları her ilişkinin bağımlılığa yol açacağını düşünmek de mantıklı değildir. Çünkü bağımlılığa yol açan asıl neden; bu ürünlerin çocuklar tarafından kullanımı değil, yaşına uygun olmayan şekilde kullanılması ve kullanım süresidir.

Çocuklarda internet bağımlılığına zemin hazırlayan faktörler nelerdir?

Öncelikle çocukların ve ergenlerin “internet kullanım amacı” en önemli belirleyicilerden biridir. Çünkü internet bağımlısı olan kullanıcıların film ve müzik sitelerinde, oyun sitelerinde, sosyal medya ve pornografi sitelerinde çok fazla vakit geçirdikleri gözlenmiştir. İkincil olarak internet başında harcanan vakit ve bu vaktin çocuğun hayatına etkisi diğer bir önemli etmendir. İnternet başında uzun zaman geçirmek, internet bağımlılığının hem nedeni, hem belirtisi, hem de bir sonucu olarak düşünülebilir. Ancak sadece süreye endeksli yaklaşım da yanıltıcı olabilir. Geçirilen sürenin, çocuğun yaşamına etkisi daha önemlidir. Çünkü bazen internette geçirilen vakit kısa da olsa, çocuğun gelişimine ve davranışlarına etkisi çok büyük olabilir. Bir diğer faktör bireyin mizacı ve yaş dönemidir.

Örneğin: içe dönük, özgüveni düşük, sosyal ilişkiler kurmakta ve kendini ifade etmekte zorlanan çocuklarda daha kolay bağımlılık geliştiği gözlenmiştir. Çünkü bu mizaçtaki çocuklar günümüzün şehir hayatında kolay kolay kuramadıkları sosyal ilişkileri internet üzerinden kolayca kurabilmekte; kimliklerini belirtmeden, kendilerini sınırlamadan düşüncelerini ve duygularını ifade edebilmektedirler. Ancak bu yolla sağlanan sosyalleşme, gerçek hayata yansımadığından çocuk bir süre sonra kendini sadece internette mutlu ve sosyal hissetmekte ve giderek internet bağımlılığı kronikleşmektedir. Dönemsel özellikler açısından ergenlik dönemindeki çocuklar, bulundukları yaşın doğası gereği yoğun bir biçimde kimlik arayışı içindedir. İnternet, ergenlere istedikleri bir kimlikte görünme ya da kimliklerini gizleme olanağı sağlamaktadır. Bunun sonucunda sanal ortam, gerçek ortamın yerini almakta ve gerçekçi bir kimlik gelişimi sekteye uğramaktadır. Mevcut olumsuz davranışı ya da eylemi kontrol edememe” ve “hayatında yol açtığı olumsuz sonuçlarına rağmen sürdürme” tüm bağımlılıkların ortak belirtileridir. İnternet bağımlılığı konusunda da dünyada en fazla araştırma yapanların başında gelen Kimberly Young, internet bağımlılığını dürtü kontrol bozuklukları içinde yer alan patolojik kumar oynama davranışıyla benzer değerlendirip 8 maddeden oluşan tanı kriterleri belirlemiştir.

Kimberly Young’un internet bağımlılığı için belirlediği 8 maddeye bir bakalım;

1. İnternet ile ilgili aşırı zihinsel uğraş (sürekli olarak interneti düşünme, internette yapılan aktivitelerin hayalini kurma)

2. İstenilen keyfi almak için giderek daha fazla oranda internet kullanma ihtiyacı duyma

3. İnterneti kullanımını kontrol etme, azaltma ya da tamamen bırakmaya yönelik başarısız girişimlerin olması

4. İnternet kullanımının azaltılması ya da tamamen kesilmesi durumunda huzursuzluk, çökkünlük ya da kızgınlık hissedilmesi.

5. Başlangıçta planlanandan daha uzun süre internette kalma

6. Aşırı internet kullanımı nedeniyle aile, okul ve arkadaş çevresiyle sorunlar yaşama, eğitim ile ilgili bir fırsatları tehlikeye atma ya da kaybetme

7. Başkalarına internette kalma süresi ile ilgili yalan söyleme

8. İnterneti problemlerden kaçmak veya çaresizlik, suçluluk, çökkünlük ve kaygı gibi olumsuz duygulardan uzaklaşmak için kullanma

Bu belirtiler ışığında çocuğunuz sürekli bilgisayar başındaysa, uyku sorunları gelişmişse, yemek yemiyor ya da yemek yemeyi unutuyorsa, çevresiyle sözel iletişimi azalmışsa, aile ve arkadaşları ile daha az vakit geçiriyorsa, okula gitmek istemiyorsa, ders başarısında eskisine göre ciddi düşüşler varsa, internet konusunda yalanlar söylemeye başladıysa, teknoloji dışındaki vakitlerinde mutsuz, hırçın ve gergin ise, aşırı bilgisayar başında oturmaya bağlı baş ağrısı, obezite, bel ve sırt ağrıları, görme problemleri gibi bedensel yakınmaları mevcut ise internet bağımlılığı gelişmiş ya da geliştiriyor olabilir.

Çocuklar nasıl zarar görüyor? Medya bağımlılığı büyüklerin de derdi ama bizim bu videodaki konumuz çocuklar.

Peki medyanın aşırı kullanımı çocuklara nasıl zarar veriyor ve bu zararı nasıl ölçebiliriz?

Ölçmek elbette çok zor ancak konuyla ilgili yapılan sayısız araştırma, medya bağımlılığının çocuklar üzerinde yarattığı olumsuz etkilerin bir listesini yapmamıza imkan veriyor.

1. Zamanı çalıyor (özellikle çocuk gelişiminde önemli rolü olan oyuna zaman bırakmıyor)

2. Konsantrasyonu bozuyor; çocuklar dikkat, sabır gerektiren rollerde çuvallıyor

3. Sabır, acıma, empati, dayanışma, özveri, tahammül gibi vicdani ve toplumsal becerilerin gelişmesini engelliyor

Yorum Yapın

Email adresiniz yorum yaptığınızda paylaşılmaz Required fields are marked *

Call Now Button